BMW'nin Blow-Hard Thruster Teknolojisi

BMW'nin Blow-Hard Thruster Teknolojisi

BMW, motosiklet dünyasında çığır açabilecek yenilikçi bir teknolojiyle karşımızda: Blow-Hard Thruster. Aktif aerodinamik kanatçıkların ötesine geçen bu sistem, viraj performansını ve yol tutuşunu artırmak için elektrikli fanlar aracılığıyla yüksek basınçlı hava akışını motosikletin stratejik bölgelerine yönlendiriyor. Bu sistem, motosikletlerde aktif aerodinamik çağını farklı bir boyuta taşıyor.

Aktif Aerodinamiğin Evrimi

Aerodinamik uzantılar, MotoGP gibi yarış platformlarında yıllar önce ciddi değer kazanmaya başladı. Başlangıçta yere basma kuvvetini artırmak için tasarlanan kanatçıklar ve spoylerler, motosikletlerin hem düz yolda hem de virajlarda daha stabil olmasını sağladı. Ancak BMW, bu anlayışı bir adım öteye taşıyarak fan destekli viraj sistemleri üzerinde çalışmaya başladı.

BMW'nin Patent Başvurusu ve Yenilikçi Yaklaşımı

BMW'nin en son patent başvurusuna göre, motosikletin belirli noktalarına yerleştirilen jet tipi çıkış nozulları, gövde içindeki elektrikli fanlardan beslenen hava kanalları aracılığıyla çalışıyor. Bu sistem, bir bilgisayar yardımıyla yönlendiriliyor ve anlık ihtiyaçlara göre hava akışının yönünü otomatik olarak değiştirebiliyor. Örneğin:

  • Hızlanma sırasında: Arkaya hava üfleyerek motosiklete jet tarzı bir itiş sağlayabiliyor.
  • Frenleme sırasında: Ters yönde hava üfleyerek yavaşlamaya yardımcı oluyor.
  • Virajlarda: Dışa doğru yönlendirilen hava akımı sayesinde motosikletin viraj tepe noktasına ulaşması kolaylaşıyor.

Bosch’un 2018’deki Gaz Jeneratörlü Sistemine Karşılık Sürekli Akışlı Çözüm

BMW’nin çözümü, 2018’de Bosch tarafından geliştirilen gaz jeneratörlü sistemden farklı olarak yeniden doldurma gerektirmeyen ve sürekli çalışabilen bir yapı sunuyor. Bosch’un sistemi, hava yastıklarında kullanılan tek kullanımlık gaz kartuşlarıyla kısa süreli patlamalar sağlarken, BMW'nin yaklaşımı sürdürülebilir, sürekli ve ayarlanabilir bir itiş teknolojisi vaat ediyor.

Geçmişten Günümüze Fan Destekli Yere Basma Teknolojileri

Fan destekli aerodinamik ilk kez motosikletlerde uygulanmasa da, otomotiv dünyasında uzun bir geçmişe sahip. Örneğin:

  • Chaparral 2J (1970): Aracın altından havayı emerek yere basma kuvveti yaratmak için iki zamanlı bir motorla çalışan fanlar kullanıldı.
  • Brabham BT46B (1978): Formula 1'de tek bir yarışta zafer kazandıktan sonra yasaklandı.
  • Gordon Murray T.50: Modern süper otomobiller arasında bu konsepti yeniden canlandırdı.
  • McMurtry Spierling: 2 tonluk yere basma kuvveti oluşturan süper fan sistemiyle rekorlar kırdı.

BMW’nin sistemi bu kadar radikal olmasa da, motosiklet dinamiklerine uyarlanmış daha rafine ve gerçekçi bir çözüm sunmayı amaçlıyor.

Gelişmiş Kontrol ve Aktif Tepki Sistemleri

Patent çizimlerine göre, hava kanallarının yönlendirilmesi gövde içindeki bilgisayar kontrollü kanatçıklar aracılığıyla yapılacak. Bu sayede sistem, motosikletin hızına, frenleme durumuna ve eğim açısına göre akıllı şekilde tepki verecek.

BMW'nin diğer aktif aero patentlerinde de benzer yenilikçi çözümler bulunuyor. Örneğin, egzoz gazlarının yönlendirilmesiyle yere basma kuvveti üretmek, ayarlanabilir aerodinamik yüzeyler, ve viraj açısına göre değişken geometriler bunlar arasında yer alıyor.

Henüz resmi bir üretim tarihi açıklanmadı. Ancak BMW’nin bu alana yoğunlaştığı ve patent başvurularının sayısındaki artış, yakın gelecekte fan destekli aerodinamik sistemlerin motosikletlerde karşımıza çıkabileceğinin sinyalini veriyor. Performans odaklı modellerde veya ileri seviye sürücü destek sistemlerinde bu tür teknolojiler daha yaygın hale gelebilir.

Önceki Haber SHAD ve Yamaha’dan Motosiklet Dünyasında Bir İlk: Endüksiyon Tabanlı Anahtarsız Kasa Tanıtıldı
Benzer Haberler
Rastgele Oku